Çağdaş Sözlük

Temkin ~ تمكین

Resimli Kamus-ı Osmani - Temkin ~ تمكین maddesi. Sayfa: 310 - Sira: 26

1914 yılında basılmış, Resimli Kamus-ı Osmani, Ali Seydi ; Temkin maddesi. osmanlıcada Temkin ne demek, Temkin anlamı manası, Temkin osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Temkin hakkında bilgi. Arapça Temkin ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Temkin anlamı

Resimli Kamus-ı Osmani - تمكین Temkin ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Temkin ~ تمكین güncel sözlüklerde anlamı:

TEMKiN ::: Ağır başlılık, usluluk. * Ölçülü hareket sâhibi. * Vakar, izzet. İktidar, kudret. * Birini bir şeye muktedir kılmak. * Kararsızlıktan kurtulup huzur ve sükuna mazhar olmak. * Tedbir, ihtiyat.

temkîn ::: (a. i. mekânet'den) : 1) ağır başlılık. 2) hek. hastalığın bir yere yerleşmesi. 3) ihtiyat, tedbir. Ehl-i temkîn : 1) ağırbaşlı; 2) tas. televvünden kurtulup huzur ve sükûna mazhar olmuş kimse. Pür-temkîn : çok ağırbaşlı.

temkin ::: ölçülü hareket.

TEMKiN ::: Kalb, telvinden (değişik hallerden), hâllere kul olmaktan kurtulmuş ve temkîn makâmına yetişmiş ise, hâller artık nefse gelir. (İmâm-ı Rabbânî)

Temkîne eren kimse üstünlerin üstünü olur. (Mevlânâ Hâce Emkenegî)

Temkin :::


  1. Bir işin sonunu düşünerek ölçülü, tedbirli davranma
    Örnek: Bütün temkin ve vakarını kaybedip konuşanlara sokuldu. Y. K. Karaosmanoğlu

temkîn ::: ihtiyatlı davranma , sağlamlık

temkin ::: ölçülü hareket etme , ölçülü hareket , ağır başlılık , usluluk , ölçülü hareket sahibi , vakar , izzet , iktidar , kudret , birini bir şeye muktedir kılmak , kararsızlıktan kurtulup huzur ve sükuna mazhar olmak , tedbir , ihtiyat

temkîn ::: ‬ihtiyatlı davranma

temkîn ::: sağlamlık

temkîn ::: ağırbaşlılık

temkîn ::: (a. i. mekânet'den) 1) ağır başlılık. 2) hek. hastalığın bir yere yerleşmesi. 3) ihtiyat, tedbir. Ehl-i temkîn : 1) ağırbaşlı; 2) tas. televvünden kurtulup huzur ve sükûna mazhar olmuş kimse. Pür-temkîn : çok ağırbaşlı.

TEMKİN :::

Ağır başlılık, usluluk. * Ölçülü hareket sâhibi. * Vakar, izzet. İktidar, kudret. * Birini bir şeye muktedir kılmak. * Kararsızlıktan kurtulup huzur ve sükuna mazhar olmak. * Tedbir, ihtiyat