semer ~ ثمر
Resimli Kamus-ı Osmani - semer ~ ثمر maddesi. Sayfa: 333 - Sira: 37
1914 yılında basılmış, Resimli Kamus-ı Osmani, Ali Seydi ; semer maddesi. osmanlıcada semer ne demek, semer anlamı manası, semer osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte semer hakkında bilgi. Arapça semer ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada semer anlamı
Resimli Kamus-ı Osmani - ثمر semer ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
semer ~ ثمر güncel sözlüklerde anlamı:
SEMER ::: Geceleyin kıssa söylemek, hikâye anlatmak.
semer ::: (a. i. c. : esmâr, simâr) : 1) meyva, yemiş. 2) mahsul, verim. 3) netîce. Bî-semer : meyvasız; neticesiz. Şecer-i bî-semer, Diraht-ı bî-semer : meyvasız ağaç. İktitâf-ı semer : netîce elde etmek
semer-i ar'ar ::: bot. ardıç.
semer-i baklî ::: bot. baklamsı meyva.
semer-i fakîr ::: bot. ""kapçık meyva. fr. akene, aehene.
semer-i inebî ::: bot. üzümsü meyva. semer-i mücevvez : bot. buğdaysı meyva.
Semer :::
- At, eşek, katır vb. hayvanların sırtına yerleştirilen, üzerine yük bağlanan veya binilen, iskeleti ağaçtan araç
Örnek: Semere asılı bir sepeti çözüp ağacın uygun bir dalına astı. N. Cumalı - Hamalların yük taşırken kullandığı deriden sırt yastığı, arkalık.
- Yukaç.
- Bazı solucanların, eşeysel olgunlaşma zamanı şişkinleşen ve özel bir salgı salgılayan bezleri kapsayan vücut bölgesi. Klitellum.
semer ::: meyve , meyva , ürün
semer ::: meyva
semer ::: ürün
semer ::: sonuç
semer ::: palan
SEMER :::